Doğa İle İç İçe Yaşayın, Ömrünüzü Uzatın
İçgüdüsel bir hareketle de olsa herkes şehirden doğaya kaçıyor ya da vaktinin çoğunu şehirde geçirmek zorunda kalıyorsa parklara bahçelere yakın yerlerde yaşamak istiyor. “Bu hafta sonu bir Belgrad Ormanı’na kaçalım.” ya da “Şu evin konumu ne güzel, iki sokak yanında park var.” gibi cümleleri sıkça duymaya başlamışsınızdır.
Size de doğaya yakın oldukça, yeşile ve maviye doydukça hayat daha güzel gibi geliyor mu? Denizin üzerinde usulca batan Güneş, akşam esintisiyle yürürken dinlediğiniz dalga sesi veya sabah uyandığınızda eve dolan yaprak hışırtıları sayesinde daha uzun yaşıyor olabilir mi birileri?
Harvard’ta 1979 yılından beri yapılan bir araştırmanın sonuçları gösteriyor ki, evet, doğa ile iç içe yaşamak ömrünüzü uzatmak konusunda size yardımcı olabilir. Araştırmaya göre, yaşadığınız yere 300 metre mesafede yeşil alan varsa yaşam süreniz %12 fazla oluyor.
Tabii bu sonuç sadece araştırmadan çıkan genellemeler. Hayat tarzınız, alışkanlıklarınız ve nasıl beslendiğiniz gibi birçok değişken sağlığınızı ve dolayısıyla yaşam sürenizi de etkiliyor. Ama sizin de tahmin edeceğiniz gibi yeşil alanlara yakın yaşamak, kanser, solunum yetmezliği gibi problemlerle karşılaşma riskinizi azaltıyor.
Deneyin katılımcıların ruh hallerinden sosyalleşme becerilerine, fiziksel aktivite düzeylerinden kirli havaya ne kadar maruz kaldıklarına kadar birçok değişkenin yeşil alanlarda geçirilen zaman ile nasıl bir değişime uğradığı incelenmiş. Sonuçlara bakıldığında ise doğa ile iç içe yaşayan insanların daha mutlu hissettiği, daha az sağlık problemi ile uğraştığı ve daha uzun yaşadığı görülüyor.
Hadi bugün evinizin yakınındaki parka başka bakın. Gidin akşamüstü piknik yapın, çıplak ayak çimlere basın, ağaçlara dokunun. Şehirde olsanız da doğanın bir parçası olduğunuzu unutmayın. Doğa ile iç içe yaşayın, ömrünüzü uzatın!
<< GERİ